YAŞAYAN MİRAS VE KÜLTÜREL ETKİNLİKLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Nefes

Alevi-Bektaşi şairlerince söylenen âyin-i cem’lerde, diğer toplantılarda kendine has bir beste ile okunan, böyle okunmak için yazılmış şiirlere nefes denir. Şekil itibarı ile koşmalar gibi dörtlüklerle yazılır. Konusu ekseriya tasavvuf, tarikat akideleri ile ilgilidir. İçlerinde lirik mahiyet gösterenleri de vardır. Nefeslerin dili genellikle sade bir Türkçedir. Başta 11’li hece vezni olmak üzere 7’li, 8’li hece vezniyle yazılırlar. Aruz vezni ile yazılmış olanları da vardır.

Alevi-Bektaşi öğretisinin nesilden nesile aktarılmasında nefeslerin önemli bir işlevi vardır. Nefeslerde konular her zaman özel bir anlatım tarzıyla, kelimelerin mecazî kullanımlarıyla işlenmektedir. Örneğin, çok kullanılan içki (dem, bade, dolu) manasına gelen kelimeler mürşidin irşadı; meyhane, irşad alınan yerdir.

Bu mecazi kullanımın sebebi, Bektaşi öğretisini Bektaşi olmayanlardan saklama ya da nasipli Bektaşinin aklını kullanarak yolun öğretilerini algılamalarını sağlamaktır. Burada “katlı anlatım” olarak tanımlanan anlatım tekniği söz konusudur: Bektaşi dilindeki “katlı anlatım” özelliği nedeni ile bir kelimenin bazen birden çok anlamı bulunmaktadır. Dinleyen kişinin yorumlayabilme seviyesine göre bu kelime anlam kazanmaktadır.

“Şu fani dünyaya geldim giderim

Bin yılda bir çiçeğin bittiğin gördüm

Ana rahminden geldim cihana

Nice bin yıl yattığın gördüm

 

Atamın belinde boyandım kana

Al yeşil nurundan indim kandile

Atam bahane oldu geldim cihana

Erenlerin ikrar verdiğin gördüm

 

Sülük sohbetinin ya sünneti kaç

Eğer kamil isen; gel bir irfan aç

Dünya kurulmadan güveren ağaç

Güverip; hurmanın bittiğin gördüm

 

Gülün emri neydi? Gül şaha çekti

Bülbülü de gülün oduna yaktı

Bunca melaike seyrana çıktı

Ol Şems-i Tiflis’in öttüğün gördüm

 

Ol deryada balığın yatağında

Peydah oldum Muhammed’in dağında

Evvel kul yoğudu Cennet bağında

Getirip Cebrail’in diktiğin gördüm

 

Seyyit Mehemmed’im bu sıraya kattım.

Yalan dünya sana çok gelip gittim

Adem Safiyullah’la arzuhal ettim

İnsanları katere çektiğin gördüm.”